Geçtiğimiz hafta yaklaşık 4 yıldır devam eden Brexit sürecinin resmen tamamlanmasını takip ettik. Brexit öncesinde Londra, Avrupa’nın en büyük finans merkezi olarak görülürken, İngiltere’nin AB’den ayrılması süreciyle birlikte Avrupa’nın yeni finans merkezinin neresi olacağı tartışmaları gündeme gelmişti. 2000 yıllık geçmişe sahip Londra gerek ticaret ve kültür sanat gerekse yetişmiş insan kaynağı açısından Avrupa’nın en büyük finans merkezi konumundaydı. Ancak Brexit süreciyle AB’nin yeni finans merkezinin neresi olacağı konusunda farklı alternatifler üzerinde durulmaya başlandı. Bu alternatifler içerisinde en çok üzerinde durulan ise Frankfurt oldu.
Frankfurt Finans Merkezi
Finansal hizmetler sektörünün gelişmişliği, kalifiye eleman, alt yapı ve şehrin itibarı gibi kriterler açısından bakıldığında Frankfurt, AB içerisindeki finans merkezleri arasında önemli ölçüde dikkat çekmektedir.
83 milyonluk nüfusu ve 4 trilyon $’a yakın GSYİH’sı ile Avrupa’nın birinci, dünyanın ise dördüncü büyük ekonomisi olan Almanya, hukukun üstünlüğü ve fikri mülkiyet haklarının korunması açısından Frankfurt’u AB’nin yeni finans merkezi olması konusunda destekleyen önemli faktörlerden birisi.
Almanya’nın beşinci en büyük kenti olan Frankfurt, Almanya’da finansal hizmetlerin kalbi olarak görülmesinin yanında dünyanın da önde gelen finans merkezlerinden biridir. 200’den fazla finansal kurum ve 75 binden fazla kişinin istihdam edildiği Frankfurt, Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Deutsche Börse gibi finansal kurumlara da evsahipliği yapmaktadır. Bu özelliğiyle uluslararası finans ve para politikaları bakımından da Frankfurt önem arz etmektedir.
Tarihsel ve Coğrafi Avantajlar
Coğrafi açıdan şehrin Main nehrinin yanında kurulmuş olması, Fransa ve İsviçre’de bulunan diğer ticari merkezlere yakınlığı, yerli olmayan tüccarlara vergi uygulamaması gibi nedenlerle 13. yüzyıldan itibaren Avrupa’da bir ticaret merkezi olarak öne çıkmıştır. İngiltere, Fransa ve İtalya arasında yürütülen ticari faaliyetlerin Frankfurt üzerinden yapılması ve düzenli olarak düzenlenen fuarlar şehrin uluslararası önemini artırmıştır. Şehirde ticari faaliyetler nedeniyle biriken sermayenin bankacılığın gelişmesine öncülük ettiğini söyleyebiliriz.
Brexit Etkileri
Brexit sürecinin başlamasıyla euro bazlı işlemlerin Londra’da yapılmasını önleme isteği ve Deutsche Bank’ın Temmuz 2018’de euro takas işlemlerini Londra’dan Deutsche Börse bünyesindeki Eurex’e kaydırmasıyla Frankfurt’un bu işlemlerdeki payını sıfırdan yüzde 8’e yükseltirken Frankfurt’un Avrupa’nın finansal merkezi olma yolundaki duruşunu desteklemiştir.
2008 yılında finansal krize karşı sektör içinde iletişimi artırmak amacıyla kurulan Frankfurt Main Finance, Brexit’in gündeme gelmesiyle Frankfurt’u Avrupa’nın finans merkezi olmasına yönelik faaliyetlerini yürütme görevini üstlenmiştir.
Sonuç Yerine...
ECB, Alman Merkez Bankası ve Deutsche Börse’nın yanı sıra sayısız finansal kuruluşun yer aldığı Frankfurt, Avrupa’nın en önemli finans merkezlerinden biri olarak ön plana çıkmaktadır. Brexit süreciyle birlikeLondra yerine Frankfurt’un AB’nin yeni finans merkezi olması yolunda kamu ve özel pek çok kurum uluslararası çaba göstermektedir.
İlerleyen dönemlerde euro ile ilgili işlemlerin önemli bölümünün kıta Avrupa’sına kaymasıyla Fankfurt’un öneminin daha da artacağı ve güçlü sanayi, beşeri sermayesi ve güvenilir hukuki sistemi ile Frankfurt’un Brexit’in ardından Avrupa’nın finans merkezi olacağı düşünülmektedir.